Kategoriler
Gündem

Deprem çalıştayı: Bütün ruhsatlar iptal edilmeli

Özgürlük ve Dayanışma Partisinin (ÖDP) düzenlediği deprem çalıştayında konuşan ÖDP İstanbul İl Yönetim Meclisi Üyesi Nuriye Alsancak, “Bugün sadece 77 afet toplanma noktası bulunmakta olup bu toplanma alanları da nitelikleri itibariyle yaşanacak olası büyük depremde, can kayıplarının artmasına neden olacaktır.” sözlerini kaydetti.

BirGün gazetesinden Meral Danyıldız’ın haberine göre; ÖDP, Şişli Nazım Hikmet Kültür ve Evi’nde Büyük İstanbul Depremi Çalıştayı düzenledi.

Parti olarak deprem seferberliği başlatılması gerektiğini düşündüklerini vurgulayan Alsancak, İstanbul Afet Acil Eylem Planı kapsamında imara açılan tüm toplanma alanlarının imar ruhsatlarının iptal edilip boşaltılması ve toplanma alanlarının tespit edilmesi gerektiğini kaydetti.

Tsunami altıncı dakikada ulaşacak

Çalıştayda konuşan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Üyesi Dr. Savaş Karabulut olası büyük bir depremde oluşacak tsunaminin kıyıya vurması altıncı dakikada gerçekleşeceğini bildirdi. Üç tane daha büyük depremin gerçekleceğine yönelik tahminlerin olduğunu belirten Karabulut, “Marmara denizi içinde tsunami olacağı noktasında da ihtimaller olduğunu söyleyebiliriz. Depremin tetikleyeceği heyelanlar nedeniyle de meydana gelecek tsunamiler var. Tam olarak altı dakikada kıyıları terk etmemiz gerekecek.” ifadelerini kullandı.

90 binden fazla yurttaş yaşamını yitirecek

İstanbul’da olması beklenen büyük depremde 936 bin adet yapının kullanılamaz hâle gelebileceğine yönelik tahminlerin bulunduğunu söyleyen Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Sekreteri Oktay Kargül “Bu sayıya bir milyon dediğimizde, bir evde dört kişinin yaşadığını varsayarsak 4 milyon yurttaşın yaşadığı yer riskli anlamına geliyor. 90 binin üstünde ölünün olacağı öngörülüyor.” sözlerini kaydetti.

Gölcük Depremi rant fırsatı oluşturdu

Çalıştayda söz alan Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Esin Köymen ise 1999 yılında meydana gelen Marmara Depremi‘nden sonra ranta dayalı inşaat politikaların çok daha rahat hayata geçirildiğini kaydetti. Köymen “1999 depremi kentlerde ranta dayalı politikaları çok daha rahat uygulayabilmek için kritik bir eşik oldu. Kente bütün müdahaleleri meşrulaştırmanın aracı olarak kullanıldı Marmara Depremi. O zamana kadar küresel kent, yarışan kent kavramı üzerinden şekillenen İstanbul’da bundan sonra yapılacak bütün projelerde depreme karşı güvenli bir kentin yeniden inşa edilmesi gerekliliği üzerine bir söylem değişikliğine gidildi.” diye konuştu.