Kategoriler
Proje Haberleri

Hazine garantili projeler devlete 75 milyar dolar borç getirdi

Hazine garantili projeler dolar artışına bağlı olarak devlette yük olmaya devam ediyor. Konuya ilişkin önemli bilgiler veren finans uzmanı Kerim Rota, garanti sağlanan projelerin, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde oluşan kamu dış borcunun 1,5 katı artış gösterdiğini belirtti.

Hazine garantili projeler dolar artışına bağımlı kaldı

Doların yükselişiyle birlikte piyasalarda başlayan çöküşler, “Ekonomimiz gerçekte ne durumda?” sorusunu da beraberinde getirdi. Kamu özel iş birliğine bağımlılığı süren projeler için ödenmesi gereken borç miktarı doların artışıyla birlikte yükseliş yakaladı. Finans uzmanı Kerim Rota ise, “Garanti sağlanan projeler kamu dış borcunun 1,5 katı kadar döviz taahhüdüne girdi” dedi.

Kamu özel iş birliği (KÖİ) özellikle son yıllarda artış göstermesiyle birlikte, devlet altında yap-işlet-devlet modeli firmalar arasında benimsendi. Projelerin garanti modellerinin dolar üzerinden olması ise dış borçların 1,5 katı kadar döviz taahhüdü sağlıyor. Değişen ve baskı altına giren ekonomi her dolar, Euro ve altın artışında hazinenin sırtına borç yükü oluşturmaktadır. Dolar garantisi veren KÖİ modeli, özellikle Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim Köprüsünde büyük borçları peşin sıra getiriyor.

Osmangazi Köprüsü 22 yıllık işletme sözleşmesine sahip

BirGün gazetesinde yapılan habere göre, dünyanın en uzun köprüsü olarak tanıtımı yapılmış olan Osmangazi Köprüsü’nün birkaç firma aracılığıyla işletildiği biliniyor. Köprü, Nurol, Özaltın, Makyol, Astaldi, Yüksek ve Göçay Grubu tarafından ortak bir işletme haline dönüştürüldü. Otoyol AŞ tarafından üstlenilen işletme görevi, yap-işlet-devret usulüne bağımlı olarak 22 yıl boyunca şirkete kazanç kapısı olacak.

Devletin şirkete araç başına 35 dolar artı KDV bedeli ile yıllık 14 milyon 600 bin adet araç geçiş garantisinin bulunduğu köprüde; otomobiller için geçiş bedeli 117,9 TL ile garanti kapsamına alındı.

Projelerde garanti bedeli yükseldi

Finans uzmanı Kerim Rota, hazine garantili projelerin kur artışına bağlı olarak devlet üzerindeki borç miktarını arttırdığını belirtiyor. Rota’nın iddiasına göre, yap-işlet-devret modeli devletin 75 milyar dolarlık taahhüt altına soktu. Yapılan açıklamada fikirlerini beyan eden finans uzmanı, “KÖİ projeleri tüm Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca oluşan kamu dış borcunun 1,5 katı kadar döviz taahhüdüne soktu. Bu taahhütlerin önemli bir kısmı ise 2010-2013 yılları arasında gerçekleşti.

Döviz kurunda oluşan yükselmeler yüzde 5’e dayanması halinde hazineye yaklaşık olarak 35 milyar lira ek maliyet oluşturacak. Çoğu sözleşmenin yıllar önce yapıldığı ve garanti bedellerinin yıl içinde katlandığı görüldü. Türkiye’de kişi başına düşen milli gelirin 12 bin dolar olduğu düşünülürse, ileride 25 bin dolara çıkacak olan projeksiyonları ile ihale edilecek olan projeler, bugün gelinen kişi başı 8 bin dolar milli geliri baskılamaktadır.” dedi.

Taahhüt 75 milyar dolara tırmandı

KÖİ altında sözleşmesi gerçekleştirilen projelerin 75 milyar dolarlık taahhüdün altında olduğu tespit edildi. Projelerin çoğu ise Karayolu kategorisinde geçiyor.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı verilerince, KÖİ projeleri karayollarının yatırım bedelini 23,58 milyar dolara sabitledi. Bunlardan 19,08 milyar doları havalimanları, 18,23 milyar doları enerjiye ve 11,59 milyar doları sağlık alanına aktarıldı. Ancak diğer projelerle birlikte yatırım bedelinde 75 milyar dolara erişildiği görülmüş, dolar kuru arttıkça da işletmeci firmalara ödenecek tutar lira bazında milyarlara ulaşmıştır.

Proje haberlerine göz atmak için tıklayınız.