Kategoriler
Emlak Haberleri

İstanbul’da ilçe başkanları deprem riskine karşı hazırlıklı olmak istiyor

İstanbul’da ilçe başkanları depreme hazırlıklı olmadıklarını dile getirdiler. Durumun vahameti İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen araştırmada ortaya çıktı. İlk belirlemelere göre, yıkımın yaşanacağı ilk üç ilçe Zeytinburnu, Küçükçekmece ve Fatih’tir. DHA’ya açıklamada bulunan ilçe başkanları ise sürecin yalnızca devlet, yerel yönetim ve vatandaşların iş birliğiyle çözüme kavuşacağını açıkladılar.

İstanbul’da ilçe başkanlarından uyarı geldi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi altında yürütülen araştırmalar kent genelindeki yüksek risk taşıyan ilçeleri öne çıkardı. Beklenen büyük deprem karşısında en büyük hasar Zeytinburnu, Küçükçekmece ve Fatih’te yaşanacak. DHA aracılığıyla sesini duyuran ilçe başkanları, depremle ilgili hazırlıklar hakkında konuyu ele aldı. Başta Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Aksoy, ilçede 286 rezerv konut inşaatını devam ettirdiklerini belirtti. Belediye bünyesinde göreve geldikleri ilk günden bu yana aralıksız çalıştıklarını söyleyen Aksoy; kentsel dönüşümle ilgili konuşmasında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ile belediyenin ortak projeye imza attıklarından bahsediyor. Zeytinburnu Merkezefendi Mahallesi’nde yürütülen projelendirme, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı altında 286 adedi bulan rezerv konut inşaatıyla devam etmektedir.

“Riskli yapıların bir an evvel dönüşmesi şart”

İstanbul’da ilçe başkanlarından Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Aksoy, ilçede 1161 konut ve 164 iş yerinin dönüşüme alındığını söyledi. İBB tarafından araştırma konusu olan riskli ilçeler sıralamasında ilk sıraya yerleşen ilçe için farkındalık yaratılmak istenmektedir. Vatandaşların genellikle durum karşısında bilinçli olduklarını ifade eden Aksoy, kentsel dönüşümle ilgili çalışmaların devam edeceğinden söz etti. Riskli yapılarda oturum sağlayanlara mutlaka hususları hatırlatan tebligatlar gönderilmekte. İlçedeki imar planı, ada bazlı kentsel dönüşümü teşvik eden bir plandır ve bu vatandaşlar tarafından biliniyor. İlçe başkanı olarak vatandaşlardan ricada bulunan Aksoy, “Binaların risk durumlarının tespiti için mutlaka Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın belirlediği ilgili kuruluşlara başvuru yapılmalı” dedi. Yalnızca bakanlık tarafından verilen lisanslı kuruluşların olması gerektiğinin altını çizen başkan, tespit sonrası ilgili hareketi belediye bünyesinde başlattıklarını söylüyor. Riskli yapıları güçlendirmek ve daha dayanıklı bir hale getirmek için başta tespit çalışması yapılmalıdır. Ardından Zeytinburnu Belediyesi projeleri tamamlamak için harekete geçecek.

“Küçükçekmece’de 800 bin insan yaşıyor”

İBB’nin yürütmüş olduğu risk raporunda ikinci sıraya giren Küçükçekmece’de Başkan Kemal Çebi konuşma yaptı. Çebi, ilçede yaşayan insan sayısının 800 bine ulaştığını bildiriyor. İlk olarak ilçenin tomografisini çekmeye çalıştıkları süreçte, yeni kurulan ekipten beklenen destek gelmektedir. Çabaların halkın can ve mal güvenliği için sürdüğü Küçükçekmece’de, Silivri depreminin gerçekliği hatırlattığı görüldü. 5.7’lik büyük depremin ardından deprem hazırlıklarına girişen Küçükçekmece Belediyesi, çalışmaları ilçe geneline yaydı. Öncelik olarak riskli binaların tespitiyle başlanan iş, üç kategoriye ayrılmıştır. Birincisinde riskli bina, ikincisinde riskli olmayan ama hasarlı bina, üçüncüsünde ise gözle görülür hasarı olmayan bina var. Birinci grupta; deprem olmasa dahi çökebilecek binalar yer alıyor. İkinci grupta; yıkım riski olmayan ancak bir depremde hasar gören binalar vardır. Üçüncü grupta; gözle görülür bir hasarı olmayan ancak yaşça 40 yıla uzanmış binalar bulunmakta.

“Ortaklaşa çalışma gereklidir”

Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, ilçede toplamda 337 bin 155 tane konut olduğunu bildirdi. Depreme dayanıklı binalar geliştirme isteklerinden söz eden Çebi, bunun için birçok kurum ve kuruluşun desteğini bekliyor. Önce devletin destek vermesi gerekliliğini açıkça sözlerinde belirten başkan, büyükşehir belediyesi, ilçe belediyeleri ve vatandaşların bina yenilemede birlikte çalışmasını söyledi. Başkan Çebi, “Yeni yapılan binaların deprem yönetmeliğine uygun bir şekilde inşa edilmesi önemlidir. İlçede 41 bin 410 bina var. Binalardan 337 bin 155 tanesi konut. Bu rakam devasadır. Küçükçekmece Belediyesi’nin Başkanı olarak bu işe canımı feda etsem bile işin altından kalkamam. Hiçbir belediye kalkamaz” dedi. Küçükçekmece’de riski ortadan kaldırma isteklerinin olduğundan söz eden başkandan konu hakkında ısrarcı olacağına dair sözler gelmiştir. Gerektiği yerde insanlara teker teker anlatacağını söyleyen Çebi, kişilere yasalardan yararlanabilecekleri hakkında hatırlatmalarda bulunacak.

Ağır hasarlı binalardan 28’i ekipler tarafından yıkıldı

Küçükçekmece’de hasar tespit çalışmaları başlatıldıktan sonra toplamda 48 binanın ağır hasar kaydı oluşturuldu. 48 binadan 28’i ise ekipler tarafından yıkılmıştır. Hasar raporunu bizlere sunan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı oldu. İstanbul’da bir binayı boşaltmanın oldukça zor olduğu bilindiği için vatandaşların özverisi gerekiyor. Devletin kira ve taşınma yardımı yaptığını bilmeyen çok kişi olduğunu söyleyen Çebi, vatandaşları anladıklarını belirtti. Acilen yıkılması gereken birkaç binaya ilaveten 125 adet daha tespiti yapılan bina sıraya şimdiden girmiştir. 1999 depreminden yara alan ve yenilenmesi gereken bu 125 bina için yenileme çalışmaları şarttır.

Fatih’teki binalar deprem yönetmeliğine uymuyor

İstanbul’da ilçe başkanlarından Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan, ilçede yüzde 91 oranını oluşturan binaların 1999 yılının öncesinde yapıldığını tespit ettiklerinden bahsetti. Fatih’in risk faktörü bakımından kuvvetli olması, özellikle vatandaşların dönüşüm seçeneğine açık olmasını sağladı. Ancak belediye altında uygun bir planlarının olmadığı süreçte, Turan’ın başkanlığı altında uğraş bir yıldır sürüyor. Bu sayede Fatih’te yaşayan insanların ev yenilemedeki yasal engelleri ortadan kaldırıldı. Yine de sürecin bir ‘fedakarlık’ örneği oluşturduğu konusuna değinen Turan, bu işin farkındalık gerektirdiğini söylüyor. Hükümet, yerel yöneticiler ve vatandaş diye ayrılan sorunların çözüme kavuşması için iş birliğine gidilmeli. Fakat vatandaşlardaki algının çok farklı olması işi zorlaştıran en büyük kısımdır. Turan’a göre vatandaşların isteği, “Benim 100 metrekarelik bir evim var. Evim yıkılsın ve yeni bir 100 metrekare evim olsun. Ancak ben hiçbir şekilde ödeme yapmayayım” şeklindedir. Bu isteğin gerçekleşmesi yalnızca ekonomisi iyi olan ülkelerde sirayet edebilir. Türkiye ise ekonomik anlamda yeteri kadar güçlü değil. Turan, konuşmasının sonunda: “Her şeye rağmen Fatihliler olarak eski yapı stoğunu birlikte azaltmalı ve başarıya koşmalıyız” diyor.

Deprem haberlerine göz atmak için tıklayınız.

Exit mobile version