Kategoriler
Ekonomi Gündem

Kamu bankalarının sigorta şirketleri Varlık Fonu’nun olacak

Yeni Ekonomi Programı’ndaki reformlar arasında kamu bankalarının kontrolünde bulunan sigorta şirketlerinin Türkiye Varlık Fonu‘nun (TVF) çatısında toplanması bulunuyor. Hâlihazırda Ziraat Bankasını ve Halk Bankasını bünyesinde barındıran TVF, söz konusu sigorta şirketlerini de bünyesine alacak. Fon’un yapmış olduğu duyuruda bu uygulamanın, ölçek ekonomisinin oluşturulmasına ve bankacılık dışı finansal sektör büyüklüğünün dünya ortalamasına gelme yolunda destek olmasının beklendiği kaydedildi. 

Ölçeğin büyütülmesiyle Türkiye’deki sigorta ve bireysel emeklilik sektörünün küresel çapta rekabet eder hâle getirilmesinin hedeflendiği; maliyetlerde düşüşün sağlanması ve bankalar öncelikli olmak üzere dağıtım kanallarının daha etkili kullanılmasının amaçlandığı belirtildi. Fon’un açıklamasına göre, böylece, daha geniş bir ürün yelpazesi sunulması amaçlandı.

Varlık Fonu‘nun açıklaması 

“T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığınca, Yeni Ekonomi Programı çerçevesinde, Türkiye ekonomisinin tasarruf bazının ve bankacılık dışı finansal sektörün geliştirilmesi amacıyla sigortacılık ve bireysel emeklilik sektöründe reformlar planlanmıştır. Bu reformlar kapsamında, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu ile Türk Reasürans AŞ kurulmuştur.

TVF olarak bu reformların uygulanması amacıyla kamu bankalarının kontrolünde bulunan sigorta şirketlerinin TVF çatısı altında birleştirilmesi projesini yürütmekteyiz. Gayrisafi yurt içi hasıla büyüklüğünde dünyada 19’uncu sırada yer alan Türkiye, prim üretiminde ise 39’uncu ülke konumundadır. Dünyada 2018 yılında kişi başına düşen yıllık ortalama sigorta prim üretimi 682 dolar seviyesindeyken gelişmiş pazarlarda bu değer 3 bin 737 dolar; Türkiye’de ise 127 dolar düzeyindedir.

Kişi başına düşen yıllık doğrudan prim üretimi oranında ise Türkiye, 2018 yılı itibarıyla ilk 88 ülke içinde 65’inci sıradadır. Toplam prim üretiminde Türkiye’de hayat grubunun payı yıllar itibarıyla ortalama yüzde 13 seviyesindedir; bu oran dünya genelinde ise yüzde 54’tür. Bu bilgiler ışığında Türkiye’nin sigorta sektörünün yapılanması konusunda adımlar atması gerekliliği daha net anlaşılmaktadır.

 Kamu bankalarının kontrolünde bulunan sigorta ve bireysel emeklilik şirketlerinin faaliyetlerini tek bir çatı altında sürdürmesinin; ölçek ekonomisinin oluşturulmasına ve bankacılık dışı finansal sektör büyüklüğünün dünya ortalamasına ulaşmasına katkı sağlaması beklenmektedir. Bu amaçla, ölçeğin büyütülerek sigorta ve bireysel emeklilik sektörünün küresel rekabetin bir parçası hâline getirilmesi, operasyonel verimliliğin artmasıyla maliyetlerde düşüş sağlanması ve başta bankalar olmak üzere tüm dağıtım kanallarının daha etkili kullanılması ve daha geniş bir ürün yelpazesi sunulması hedeflenmektedir.”

Gelişmeleri paylaşacağız

Türkiye Varlık Fonu, bu uygulamalarla küresel rekabet gücünün artırmaya yönelik adımlar atacağını, proje hakkındaki gelişmeleri kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdu. Açıklama şöyle sonlandırıldı:

TVF olarak, Türkiye sigorta sektörünün bağımsız ve dinamik bir yapıya kavuşturulacağına, doğru yapısal adımlar atıldığında küresel rekabet gücünün artacağına inanıyoruz. Bu projeyi, yol haritamızda belirtilen Türkiye’nin stratejik yatırımlarına sermaye sağlama ve finansal piyasalarda iyileşme ve derinleşmeyi destekleme misyonlarımız doğrultusunda değerlendiriyor ve çok önemsiyoruz.

 Proje kapsamında Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası AŞ, KPMG Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik AŞ ve Esin Avukatlık Ortaklığı kamuya danışmanlık hizmeti vermektedir. 2020 yılının ilk çeyreğinde tamamlanmasını planladığımız proje ile ilgili gelişmeleri kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz.”