Konut tercihlerinde apartman gözde olma durumunu kaybediyor. Yeni tip koronavirüs (covid-19) salgın hastalığı karşısında tüm dünya vatandaşlarının eve kapanması birçok sektörü etkiledi. Bunlardan en önemlisi ve birinci sırada gelen ise gayrimenkul sektörü oluyor.
Süreç karşısında tüm dünyanın neredeyse iki ay gibi uzun bir süredir evde olması, eğitim ve önemli sağlık hizmetlerinde yaşanan aksamalar sektörler arası etkileşimi arttırıyor. Ayrıca süreç karşısında tüketicilerin istekleri yeniden şekillenmiş ve gayrimenkul sektöründe dünya çapında bir değişim yaşanmıştır. Ülkemiz genelinde tüketiciler yüksek katlı rezidans tercihlerinden, şimdilerde müstakil ev arayışına keskin bir yön değiştirdi. Özellikle temiz havaya özlem duyan kişilerce apartman içinde yaşam sadece balkon ile mümkün olabiliyor.
Konut tercihi değişmeye devam ediyor
Apartman yaşantısına alışık olan Türkiye vatandaşları, yaşanan olumsuz sürecin uzamasıyla birlikte yeni arayışlar içerisine girdi. Yeni tip koronavirüs (covid-19) salgın hastalığının ilk vakasını duyurmasıyla birlikte, Sağlık Bakanlığı tarafından alınan tedbirler yükseltilmiş; Buna göre, 7’den 70’e her yaş evlerinde sokağa çıkma yasağına uyum sağlamıştır.
İşte tam bu noktada insanların en büyük kâbusu bu süreçte başlamış oldu. Gürültüye karşı hassas olanlar, apartman yaşamında 24 saat kesintisiz, bu sürece maruz kalmıştır. Mayıs 11 itibariyle ülke genelinde ‘normalleşme’ çabası başlayınca, süreç karşısında müstakil ev yaşantısını isteyenler emlakçıların kapısını aralıyor. Gayrimenkul danışmanları ise yaşanan bu keskin değişim karşısında emlak sektöründe yeni trendlere hazır olunması gerektiğini belirtti.
Gürültülü apartman yaşantısı tercihleri değiştirdi
Sokağa çıkma yasağında yaşanan uzamayla birlikte apartman yaşantısını gürültü içerisinde geçirenler, biran evvel müstakil bir ev almak istiyor. Nedene ek olarak, yürüyüş yapmayı özleyen ve süreç karşısında komşularıyla tatsız durumlar yaşayanlar tercihlerini müstakil evden yana kullanmakta.
Lüks Emlak Danışmanı Evrim Başaran Kırmızıtaş, konuya ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Yaşanan salgın hastalık karşısında bahçeli evlere olan talebin yoğun bir şekilde arttığını söyleyen Kırmızıtaş; çoğu insanın plaza yaşamını terk etmek istediğini aktardı. Tüm bu talepler sektörde yoğunluk yaşanmasına neden olmuş, evlerini satıp konut değişikliği yapmak isteyenlerin sayısında bir hayli artış sağlanmıştır.
Evrim Başaran, normalleşmeye başlanan dönemde bile insanların henüz sağlık konusunda riske girmek istemediklerini belirtmeden geçmedi. Özellikle önümüzdeki ay tatil sezonunu evlerinde geçirmek isteyen kişilerce biran evvel ev satışları gerçekleştirilmek isteniyor. En büyük arzu ise tatil konseptini evlerine rahatlıkla taşıyabilmek.
Balkonlu evin önemi kavrandı
Maddi anlamda müstakil ev alımı yapamayan vatandaşların ise tercihlerini balkonlu evlerden yana kullandıklarını belirten Evrim Başaran Kırmızıtaş; tüketicilerin isteklerinde balkon ya da teras taleplerinde gözle görülen bir fark yaratıldığını söyledi. Vücut sağlığı kadar zihin sağlığının da etkilendiği salgın hastalık sürecinde balkonu mutfağa katanlar şimdilerde pişmanlık yaşıyor. Konut arayışlarında yeni trendleri belirleyen tüketici, ülke genelinde müstakil veya balkon ile terasa sahip evlere yöneldi.