Villa arayışları gayrimenkul kadar turizm sektörü içinde popüler hale gelmeye devam ediyor. Yeni tip koronavirüs (covid-19) salgın hastalığıyla birlikte değişen gayrimenkul tercihleri müstakil hayatı ön plana çıkardı. Önümüzdeki ay itibariyle turizm sezonunun açılışını yapacak olan Türkiye’de, tatil yapmak isteyen vatandaşlar sağlık adına hızla villa arayışına girdi.
Villa istekleri dolandırıcılara kapıları açıyor
Havaların ısınması ve Ramazan Bayramının gelmesiyle birlikte insanlar tatil sezonu için hazırlık yapmaya başladı. Yaşanan son iki aylık süreçte eve kapanan ve kendini sosyal izolasyona dahil edenler bu süreci devam ettirmek istiyor. Bu nedenle tatil planlarında villa tipi evlere yönelenler, internet üzerindeki aramaları 4 kat arttırdı.
Yakın zamanda Kültür ve Turizm Bakanlığı üzerinden yapılan açıklamalarda, haziran ayları başında iç turizmin açılışını yapmaya hazırlanan Türkiye geneline yeni düzenlemeler getirildi. Buna göre, otel ve tesisler üzerinde açık büfe ortadan kaldırılırken, sosyal mesafenin önemi unutulmayacak ve kişilerin plajlarda dip dibe oturması engellenecek. Ramazan Bayramının gelişiyle birlikte hareketlenme yaşayan kişilerin isteklerine cevap veren Bakanlık, İstanbul üzerinden yapılacak seyahatlerde ilk uygulamayı başlattı. Buna göre, tedbirlere özel izin belgesi şartı konulurken, tatil yapmak istedikleri otellerin Sağlık Sertifikasyonu alabileceği hatırlatıldı.
Fakat süreç karşısında neredeyse iki ay boyunca kendini izole eden vatandaşlar bu durumu korumak istiyor. Otel ve tesislerde konaklamak yerine bir ev kiralamayı düşünenlerin sayısı azımsanmayacak kadar fazla. Kişiler isteklerini evi en çok müstakil tarzdan yana kullanırken, internet üzerinden villa arayışları 4 kat artış yaşadı. Uzmanlar ise yaşanan durumun dolandırıcılara fazlaca açık olduğunu hatırlatıyor.
“İlan kriterinizi arttırın”
Villa ya da tekne turu satın alımlarında son derece dikkatli olmaları gereken vatandaşlar, dolandırıcılara karşı gözlerini açık tutmalı. TatildeKirala Platformu Kurucusu süreç karşısında Türkiye’deki vatandaşları uyarıyor. Buna göre, geçtiğimiz yıl Türkiye üzerinden toplam 48 milyar TL’lik yurt içi seyahat harcamaları gerçeklemiş ve bu harcamalar arasında 3 milyar TL villa kiralamaları için kullanılmıştır. Salgın hastalık nedeniyle tedbirleri yükselten Sağlık Bakanlığı, normalleşme sürecini açmasıyla birlikte Nisan ayında turizm taleplerinde yaşanan durgunluk anında değişime uğradı.
Villa kiralama ve yat turizminde yaşanan patlamaların hızla geliştiğini aktaran Kurucu Mat, ilan arayışlarında seçenekleri arttırma tavsiyesinde bulundu. Seçenekler arasında ise mutlaka uzmanlar tarafından yapılan dezenfeksiyon işlemine tabi tutulduğunu kanıtlayan alanlarda tatil yapmanız gerekiyor. Bununla birlikte tek kullanımlık havlu seçeneklerinin dahil edildiği otel ve tesisler üzerinden kiralamaya gitmelisiniz.
Sürecin dolandırıcılara fazlaca açık olduğunu belirten Ruşen Mat, TÜRSAB onaylı olmayan hiçbir siteden rezervasyon işlemi yapmamanız gerektiğini belirtti. Sahte ilanların son dönemlerde hızla yükseldiğini ve dolandırıcılara son derece açık olan bu sistemden korunmak için vatandaşın TÜRSAB onaylı belge araması gerektiği biliniyor.
Kullanıcı yorumları ve sözleşmeyi dikkatli okumalısınız
Ruşen Mat, aynı zamanda eski kullanıcı yorumlarını dikkate almanız gerektiğini söylüyor. Şikayetlerin üzerinde durmalı, ilerde herhangi bir sorun yaşamamak adına ciddiyetle arayışları sürdürmelisiniz. Ayrıca sözleşme yapılan tarafların sunulan belgeyi dikkatle incelemeleri ve hangi haklara sahip olup olmadığına dikkat edilmelidir. Ruşen Mat, yaşanan salgın hastalığın gurbetçiler üzerindeki tercihleri değiştireceğini öngörüyor. Özellikle seyahat kısıtlamasına tabi tutulan ülkelerden Türkiye üzerine gelemeyen gurbetçiler, villaların boş kalmasına neden olacak.
Kurucu, son olarak fiyat ve hizmet arasındaki denge üzerine dikkatleri çekiyor. Yaz aylarında üzerindeki gerginliği bir kenara bırakmak isteyen vatandaşların tatil zamanı stres yaşamaması adına, aldıkları hizmet ve fiyat arasındaki dengeyi gözetmesi gerekmekte. Benzer ilanların mutlaka kıyaslanması gerektiğini hatırlatan Mat, “aynı hizmet fakat düşük fiyatlarda daima bir kuşku aranmalıdır,” diyor.