Yatırımın yönü gayrimenkul, yatırımcısını mutlu etmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından yapılan araştırma sonuçları doğrultusunda, Türk halkı yatırımda yönünü gayrimenkulde korudu. Halkı mutlu etmeyi başaran gayrimenkul, yatırım aracı olarak listedeki diğer araçların içerisinden yüzde 81 ile sıyrılıyor.
Yatırımın yönü gayrimenkul olmaya devam etti
Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi altında yürütülen “Türkiye Hanehalkı Finansal Algı ve Tutum Araştırması” sonuçları paylaşıldı. Yatırımcı kadar sektör temsilcilerini de yakından ilgilendiren bu araştırma verileri, Türk halkının ilgi odağını ortaya koyuyor. Yatırımın yönü açısından gayrimenkul tercihlerini devam ettiren yatırımcılar diğer yatırım araçları arasından yüzde 81 oranı ile gayrimenkulü öne çıkardı. Araştırma sonuçlarının memnun edici olduğunu duyuran temsilciler, memnuniyetin yaşanma nedenlerini; “değer kaybının olmaması, değer artışı ve barınma ihtiyacı” olarak sıraladı. Araştırma katılımcılarından yüzde 72’sinin yüzde 80 üzerine çıkan memnuniyet çizgisi, ortalama memnuniyet oranının yüzde 81’de korunmasını sağlıyor. Ortalama memnuniyet oranında gayrimenkulü yakından takip eden altın yüzde 76 ile ikinci sıraya yerleşti. Yüzde 72 ile vadeli TL mevduat hesabı, yüzde 71 ile döviz, yüzde 67 ile iş kurmak/işe ortak olmak ve yüzde 65 ile katılım hesabı, altını sıralamada takip etmiştir.
“Güvenli tek liman gayrimenkul”
Fuzul Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Akbal, yaptığı açıklamada, altının dünyanın her yerinde “güvenli liman” olarak algıladığını, ancak Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından yürütülen araştırmanın Türkiye’deki algıyı değiştirdiğinden söz etti. Gayrimenkulün Türk halkı için “güvenli liman” olduğunu belirten Akbal, “Sektörde geriye baktığımızda konut satışları son 7-8 yıllık süreçte Avrupa piyasasında şampiyon olmamızı netleştiriyor” dedi. Ocak 2010 tarihinde konut fiyat endeksinin 45,4 olduğunu gösteren eski veriler, Eylül 2020’de 146,7 olarak yükselişe geçtiğini ortaya çıkardı. “Merkez Bankası verilerince ortalama konut fiyatlarında yalnızca son 10 yıl 3 kat artış yaşamıştır,” sözlerinde bulunan Akbal; gelişmiş ülkelerin konut fiyat artışına dair son 10 yıllık ortalamanın yüzde 50 olduğunu hatırlattı. Türkiye’de değişen ortalama, finansal açıdan gayrimenkule yönelim gösteren yatırımcılar açısından memnuniyet teşkil ettiği gerçekliğini taşıyor. Sonuç itibariyle; Türk halkı “ne altın ne de dolar, tek güvenli liman gayrimenkul” algısını korudu.
“Salgına rağmen gayrimenkul memnuniyette ilk sırada”
Özyurtlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özyurt, paylaşılan araştırma sonuçlarını ele alan bir diğer isim oldu. Gayrimenkul ve inşaat sektörlerinin, her dönemde kazandırdığına dikkat çeken Özyurt, en güvenli yatırım aracı olarak gayrimenkulün ilk sırada geldiğinden bahsetti. Kısa ve uzun vadeli yatırım yapmak isteyenleri aynı amaç doğrultusunda birleştiren sektör, kayıpların önüne geçiyor. Sektörler açısından hâlâ gelecek vadeden bir yatırım aracı olmayı başaran gayrimenkulün primde de önemli bir yeri vardır. Özyurt, son olarak: “Salgın dönemine rağmen sektörün böylesine memnuniyet yaratması, yine aynı sektörün tercihlerde ilk sırada gelmesine neden olmuştur. Altın ve döviz fiyatlarındaki ani yükseliş bile bu memnuniyetin önünü kapatamadı. Yatırımcılar, gayrimenkule yatırım yaparak kendilerini güvende hissediyorlar. Çünkü kaybetme şansları bulunmuyor” sözlerinde bulundu.
“Gayrimenkulde risk düşüktür; sektör her zaman kazandırır”
Nef İcra Kurulu Üyesi Selçuk Çelik, faiz, döviz, hisse senedi ve altın gibi yatırım araçlarının da listede yer edindiğinden bahsetti. Aynı listede yer edinen finansal varlıklara rağmen gayrimenkul yatırımcısına orta ve uzun vadede kaybettirmediği için memnuniyet vericidir. Bunun bir diğer deyişle anlamı, gayrimenkulün düşük riskli bir yatırım aracı olmamasıdır. Sektörün hem değer artışı hem de kira geliri bakımından iki farklı kulvarda getiri sağlayan yatırım aracı olduğu konusuna açıklık getiren Çelik, finansal okuryazalığı olanların yatırımda gayrimenkulü seçtiklerini söyledi. Gelişmekte olan ülkeleri göz önünde bulundurduğumuzda emlak daha hızlı değerlenmelidir, ancak gelişmiş ülkelerde bile emlak en önemli ve talep gören yatırım aracıdır. Resmi veriler baz alındığında, İngiltere’de 2010 yılının kayıtlarında 160 bin sterlin olan bir evin değeri 2020 yılında 230 bin sterline yükselmiştir. Ülke genelinde 2000’de ortalama ev değeri 81 sterlin iken, 2000’de alınan evin 3 kat değerlendiği görüldü. Gelişmekte olan ülkelerde ise bu süreç daha kısadır. Örneklerine İngiltere üzerinden devam eden Çelik, kira çapanını İngiltere’de 36 yıl olarak gösterdi. Bu sürecin Türkiye’de 21 yıla gerilediği verilerce kanıtlanmış bir olgudur. Fırsat ve yatırım değerinin ülkede daha fazla olduğu, dolayısıyla tüm zamanlar için gayrimenkulün önemini koruduğu söylenebilir.
“Araştırarak yatırım yapanlar bilinç kazandı”
Helmann Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün, Türkiye’de konutların değerlenmesini süregelen bir süreç olarak tanımlıyor. Döviz kurlarındaki değişim ve faiz indirimi nedeniyle değer artışının devam ettiğini söyleyen Özgün, “Yatırımda gelir odaklı hareket edilmektedir. Yatırımcılar daha bilinçli ve araştırarak süreci koruyor. Bu konuda özel danışmanlar ve fon yöneticileri ile çalışanlar bulunmakta. Hem değer artışını kolay yoldan takip etmek hem de diğer yatırım araçlarındaki iniş-çıkışın sürekliliği karşısında gayrimenkulün güvenilir bir liman olması yatırımı öne almaktadır” dedi. Geçmişte tecrübelerini yatırım yönünden geliştirenler, sektör açısından yaptıklarını yatırımların takibini diğer araçlara göre daha kolay yürütüyor. Bu nedenle sektör içinde memnuniyet havasının hakim olması çok doğal.
Sektöre dair haberlere göz atmak için tıklayınız.